“Ticari engeller küreselleşmenin sonu anlamına gelmez”
Mevcut küresel durum bunu bir kez daha gösteriyor ki, koşullar ne kadar zorlaşırsa, lojistik de o kadar önemli hale geliyor ve networklerin entegre ve dayanıklı olması gerekiyor.
Gümrük vergileri veya jeopolitik çatışmalar gibi ticari engeller, küreselleşmenin sonu anlamına gelmiyor. Dünyanın en önemli ticaret ülkeleri arasında yer alan ABD bile, 2024 yılında dünya ihracatının yalnızca %8,5'ini ve dünya ithalatının %13,6'sını temsil ediyordu. Bu engeller yük akışını değiştiriyor ve bazı ulaşım yollarını geçici olarak aşırı yükleyebiliyor, ancak sonunda her zaman yeni bir denge ortaya çıkıyor.
Elbette bu, gümrük vergilerinin dünya ticareti üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmaz. Gümrük vergileri verimsizliğe yol açar ve tüm ekonomik sistemi zayıflatır. Kısacası, gümrük vergileri maliyetleri artırır, fiyatları yükseltir ve bürokrasiyi teşvik eder.
Ancak, sonunda yeni bir denge kurulacaktır. Özellikle Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri arasında daha istikrarlı bir siyasi çerçeve oluşturmaya yönelik ilk adımlar atılmıştır. Bu adımlar, birçok jeopolitik bağımlılık nedeniyle zorunludur. Ayrıca, Amerika Birleşik Devletleri, 2024 yılında dış ticaret hacminin %17'sini oluşturarak AB'nin en önemli ticaret ortağıdır. Bu nedenle, bu anlaşma, şirketlere yatırımları için ihtiyaç duydukları güvenliği ve güvenilirliği sağlamak açısından çok önemlidir.
Dayanıklılığı artırmak
Bu değişim döneminde önemli olan, dayanıklılığı artıran, tedarik zincirlerini daha esnek hale getiren ve kısa vadeli türbülanslara ve kapasite kısıtlamalarına hızlı bir şekilde tepki verilmesini sağlayan lojistik stratejilere sahip olmaktır. DACHSER olarak, bu durumu müşterilerimiz için daha da sağlam ve akıllı lojistik çözümler geliştirmek için bir fırsat olarak görüyoruz.
95 yıllık geçmişe sahip bir aile şirketi olarak, kısa vadeli dalgalanmalardan etkilenmiyoruz, nesiller boyu düşünüyoruz. Önceliğimiz: müşterilerimiz ve çalışanlarımız için istikrar ve güvenlik.